Türgev İftarında Yaptıkları Konuşma

Değerli Hanımefendiler, Beyefendiler,

Sevgili Gençler,

Hepinizi en kalbi duygularla selamlıyorum. Ramazanınızı tebrik ediyorum. Oruçlarınızı Allah kabul etsin. Ramazan’ın anlamını idrak etmeye vesile kılsın.

Hayatının baharında, geleceğe açılan yolların kavşağında, siz gençlerle bir araya gelmekten büyük bir memnuniyet duyuyorum. Bir kısmınız, mezun olarak yeni bir hayata atılacaksınız. Bir kısmınız da, ilim yolculuğuna devam edeceksiniz.

O yolculuk ne güzeldir ki, Peygamber Efendimiz “Yeryüzündeki âlimler, gökteki yıldızlar gibidir” der. İnşallah sizler de bu yolun sonunda, insanlığı aydınlatan parlak yıldızlar olacaksınız.

Buranın, sadece bir iftar sofrası değil, aynı zamanda bir yetenekler buluşması olduğunu biliyorum. Her biriniz farklı cevherlersiniz. İçinizdeki cevheri ne kadar erken farkeder, onu ne kadar özenle işlerseniz, o derece verimli bir hayat geçirirsiniz.

Kabiliyetlerinizin farkına varın ve lütfen enaniyete kapılmadan kendi değerinizi bilin. Şu koskoca âlemi yaratan Allah, sizi, hayat vermeye değer bulmuş, yeryüzünün halifesi kılmış. Onun değer atfettiği bir varlık önemsiz olabilir mi?

İçimize nice cevherler koymuş, onları keşfedelim, işleyelim diye.

Yunus Emre diyor ya;

“İlim ilim bilmektir,

İlim kendin bilmektir,

Sen kendini bilmezsen,

Bu nice okumaktır”

Sevgili Gençler,

Elde ettiğiniz her bilgi, bir diğeri ile irtibatlıdır. Sosyal bilimci ya da fen bilimci olabilirsiniz. Matematik, müzik, psikoloji, ilahiyatla ilgilenebilirsiniz. Fakat hiçbiri, birbirinden bağımsız değildir. İlimler arasındaki bu bağı fark etmek, bir bütün olarak bakmak, sizi hikmete götürür. Tıpkı, eski ilim geleneğimizde olduğu gibi, aslolan hikmetli bilgidir. Aksi, bir malumat hamallığıdır.

İlim, sadece masa başında elde edilmez. Tecrübe ile desteklenmiş, uygulanabilir özelliği olan bilgiye sahip olmaktır, aslolan.

Ne mutlu ki sizler, sizi hikmetli bilgi ile tanıştıracak bir ilim yuvasındasınız. TÜRGEV yurtlarını ben böyle görüyorum. Bir barınma mekânı olmanın ötesinde, eğitim hayatınıza farklı bir boyut katacak tecrübe merkezleri olarak düşünüyorum. Türkiye’nin dört bir yanından gelerek birbirinizi tanıyor, kaynaşıyorsunuz.

Bu imkânlar ve zamanlar çok değerli. Allah size her gün 24 ayarlık bir altın veriyor. O altını bozuk para gibi harcamak da var, değerine değer katmak da var. Bütçenizi nasıl kontrol ediyorsanız, vaktinizi de öyle kontrol edin. Onu bereketlendirin.

Genç kızların cesur, özgüvenli, kararlı olması kadar, naif, merhametli, şefkatli olması da o kadar önemli. Tüm bunlar bir denge işidir. Sizlerin bu dengeyi en iyi şekilde kurduğuna, topluma rol model olduğunuza gönülden inanıyorum.

Bazen tavır ve davranışları, hareketleri, insan ilişkileri birbiriyle uyumlu insanlar görür ve onlara hayranlık duyarız. İşte bu hayranlık, tüm bu vasıfların dengesinden kaynaklanır. Akleden bir kalp ise, o dengenin merkezidir.

Rabbim sizleri de aklı ve kalbiyle kararlar alan, insan olmanın onurunu her daim üzerinde taşıyan insanlar eylesin.

Sevgili Gençler,

Çok ilginç zamanlardan geçiyoruz. Eminim ki, bundan 20 yıl sonrası, yaşadığımız dünyaya hiç benzemeyecek. Yapay zekâ tartışmaları, bize farklı bir geleceğin işaretini veriyor. Bugünkü mesleklerin birçoğunun gelecekte ortadan kalkacağı söyleniyor.

Fakat her şey değişse de, hiç eskimeyecek, değeri hiç azalmayacak bir şey var; insan kalmak! Vicdanı, merhameti, adaleti hayata taşımak!

Mesela, uluslararası ilişkiler ile vicdanı, adaleti birleştirdiğinizde ortaya neyin çıktığını biliyorsunuz değil mi?

“Dünya 5’ten büyüktür” hakikati ortaya çıktı!

İnşallah sizler de, böyle hakikatlerin sözcüsü olacak, bilgi birikiminiz ve insanî vasıflarınızla geleceği inşa edeceksiniz. Türkiye için siz bir umutsunuz!

Bizler, zor şartlarda, kimliğimizle var olma mücadelesi vererek bugünlere geldik. Ama bundan sonra bizden daha iyi imkânlarla, daha bilinçle yetişen siz gençlere emanet edeceğiz her şeyi.

Bayrağı size devredene kadar, 16 yıldır parçası olduğumuz mücadele hattını güçlendirmemiz gerekiyor. Sizler de, kendi geleceğiniz için bu seferberliğe katılın, yükümüze omuz verin.

Ülkemizin güçlenmesi, milletimizin yücelmesi için hep birlikte çalışalım. Bireyler olarak hepimizin sorumluluğu var. Sivil toplum, akademi, bürokrasi ve iş dünyası olarak çabalarımız aynı nehire aksın ve çağlayanlar oluştursun.

2023 Türkiye’sine giden yolda biz size güveniyoruz. Enerjinizi bu ülkenin yükselmesi yolunda kullanmanızı bekliyoruz.

Bu mübarek iftar vaktinde, bu dilek ve temenniler bir dua olsun inşallah. Rabbim bir arınma ibadeti olan oruç vesilesiyle, ruhlarımızı nefislerimizin esaretinden kurtarsın. Aynı şekilde ülkemizi kötü nazarlarından muhafaza eylesin. Bizlere dirlik ve düzen versin.

Sözlerime son verirken, TÜRGEV gibi güzel bir çatı altında bizleri buluşturan, başta taze başkanımız Fatmanur Hanım olmak üzere, bütün yönetim kuruluna şükranlarımı sunuyorum.

Böylesi bir ilim yuvasını yaşatan, ayakta tutan işadamlarımıza, kurum ve kuruluşlarımıza gençlerimiz adına yürekten teşekkür ediyorum. Allah hayırlarınızı kabul etsin. Bu büyük çınarın gölgesinde ferahlanacak tüm evlatlar, arkamızdan duacı olsun.

Bu duygu ve düşüncelerle hepinizi sevgiyle selamlıyorum. Allah’a emanet olun!