Cibuti Millî Kadınlar Birliği

24.01.2015

Cibuti Millî Kadınlar Birliği’nin Değerli Temsilcileri,

Çok Kıymetli Hanımefendiler, Saygıdeğer Milletvekilleri,

Cibuti Cumhurbaşkanı’nın eşi, First Lady Sayın Kadra Mahamoud Haid ile birlikte sizlerle burada olmaktan büyük memnuniyet duyuyorum.

Yöresel danslarınız eşliğinde yaptığınız samimi karşılamadan dolayı çok teşekkür ederim. Kültürünüzün farklı renklerini görmek benim ve heyetim için büyük bir mutluluk kaynağı oldu. İçten ev sahipliğiniz için teşekkür ediyorum.

Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı olan eşim, Sayın Recep Tayyip Erdoğan, Afrika ülkeleri ile olan dostluk ilişkilerimiz çerçevesinde, içinde Cibuti’nin de bulunduğu üç Afrika ülkesine dört günlük bir ziyaret gerçekleştiriyor. Ben de Afrika’da kadınların ve çocukların toplumsal sorunlarına atfettiğim önem için bu ziyarete katılmayı ve sizlerle bir araya gelmeyi özellikle istedim.

Sözlerimin başında, Sayın Cumhurbaşkanımızın ve Türk halkının en kalbi selam ve sevgilerini iletmek isterim.

Gittiğim ülkelerde kadın sivil toplum kuruluşlarını ziyaret etmeye özel önem veriyorum. Hem Türk kadınının son 12 yılda ulaştığı seviyeyi yurtdışında anlatmayı tecrübelerimizi paylaşmayı, hem de gittiğim ülkelerde sizler gibi değerli dostların görüşlerinden istifade etmeyi önemli buluyorum.

Değerli Hanımefendiler,

Kadınlar, anneler, yaradılışın değişmez kuralı gereği yeryüzünde merhametin, şefkatin, sevginin erdemiyle donatılmışlardır.

Kadına ait sorunlar her ülkeye, her kültüre göre farklı özellikler arz etse de, kanaatimce evrensel bir meseledir. Bu çerçevede kadın sorunları söz konusu olduğunda birbirimizden istifade edebileceğimiz çok şey olduğunu düşünüyorum.

Sivil toplum bu tür paylaşımlar yapabileceğimiz önemli bir mecra. Ben de gençlik yıllarımdan bu yana sivil toplum çalışmalarının içinde aktif biçimde yer aldım. Hala da bu tür çalışmaları desteklemeye yeri geldiğinde himaye etmeye çalışıyorum. Ve ayrıca devlet-sivil toplum diyaloğunun çok önemli olduğunu düşünüyor bunu teşvik ediyorum.

Emimin sizler de benim gibi düşündüğünüz, sivil toplumun önemine inandığınız için bu çatının altında bir araya geldiniz. Toplumsal sorunlara çözüm üretmek, birikiminizi insanlığın yararına sunmak için güçlerinizi birleştirdiniz. Öğrendiğim kadarıyla bu çatı altında pek çok sivil toplum kuruluşu bulunuyor.

Kadınların güçlendirilmesi ekonomik bağımsızlığının sağlanması, kadına karşı ayrımcılıkla mücadele gibi meselelerin temel hassasiyetleriniz olduğunu biliyorum. Aynı zamanda ihtiyaç sahiplerine yardım, fakirlikle ve çeşitli hastalıklarla mücadele konusunda da çalışmalar yaptığınızı öğrendim.

Bir yandan da aşçılık, dikiş eğitimi gibi aktivitelerle kadınlara gelir sağlayıcı mesleki donanım sağlıyorsunuz. İhtiyaç sahiplerine bir nevi balık vermek yerine, balık tutmayı öğretiyorsunuz. Eğitim her şeyin başıdır. Kadınlarımıza sağlamamız gereken en büyük imkân da budur. Bu üstün gayretleriniz nedeniyle sizleri yürekten kutluyorum.

Biz, ülkemizde devlet olarak son 12 yılda kadın sorunlarını aşma ve eğitim noktasında çok büyük adımlar attık. Kadınlarımızın hayatını kolaylaştırma ve özellikle çalışan kadınlarımızın çocuklarını yetiştirme sürecinde karşılaştıkları zorlukları aşma hususunda önemli düzenlemeler yaptık. Kadın istihdamını artırdık. Toplumsal hayatta ayrım yapmaksızın tüm kadınlarımıza demokratik haklarını iade ettik. Siyasete aktif katılımlarını teşvik ettik.

Öte yandan yaptığımız eğitim kampanyaları meyvelerini verdi. İlköğretimde okullaşma oranımız 10 yıl içinde %90’lardan %99’lara ulaştı. ‘Haydi kızlar okula’ dedik, yüzbinlerce çocuğumuzu okulla tanıştırdık. ‘Ana-kız okuldayız’ kampanyasıyla, 3.5 milyon civarında insanımıza okuma-yazma öğrettik. Pek çok alanda seferberlik ruhunu canlandırdık.

Türkiye olarak sadece ülkemizde değil dünyadaki ve özellikle Afrika kıtasındaki sorunları da yakından takip ediyor, elimizden gelen katkıyı sağlamaya çalışıyoruz.

Bu bağlamda, Türkiye’nin Afrika’da eğitim ve insani yardım alanında faaliyet göstermesini önemsiyorum. Türkiye, dünyanın en fazla kalkınma yardımı yapan ilk üç ülkesi arasında yer alıyor.

Toplumumuz elinde olanı paylaşma, yardıma ihtiyaç duyanlara kucak açma konusunda oldukça duyarlı bir toplum. Afrika’dan yükselen hemen her ses Türkiye’de yankılanıyor.  Bu vesileyle şunu özellikle vurgulamak istiyorum. Türkiye bazı ülkelerin aksine, karşılık beklemeksizin Afrika’da insani yardımda bulunuyor. Asla sömürgeci ve çıkarcı bir zihniyetle hareket etmiyor. TİKA, Kızılay gibi kuruluşlarımız bunun en büyük göstergesi.

Dünyanın neresinde olursa olsun din, dil, ırk ayrımı yapmadan ihtiyaç sahibi herkese imkânlarımız ölçüsünde yardım elini uzatmaya devam edeceğiz.

Nitekim bugün yine ülkemizin başarılı kurumlarından birisi olan TİKA’nın yaptıracağı ‘Kimsesiz Kadınlar Meslek Edindirme Merkezi’nin temeli atılacak. Umuyorum ki buradan Cibuti ekonomisine katkı sağlayacak nice kadın istifade eder.

Bizler Türkiye’de, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığımızın öncülüğünde vali eşlerimizle yürüttüğümüz “gönül elçileri projesi”nin uluslararası ayağını oluşturmaya çalışıyoruz. First Lady’ler ve büyükelçilerimizin eşleri vasıtasıyla ortak sorunlarımız konusunda küresel bir seferberlik başlatmak istiyoruz. Bu çerçevede gönüllülerimiz yoluyla Cibuti’yi de bu halkaya dâhil etmeyi arzu ederiz.

Türk kadınının tecrübesini Cibuti’ye aktarmaktan, sizlerin deneyimlerinizden istifade etmekten ve halklarımız arasında güzel ilişkiler geliştirmekten büyük memnuniyet duyarız.

Kadınlar ve çocuklar başta olmak üzere her alanda ortak insanlık birikimini paylaşabiliriz.

Sevgili Kardeşlerim,

Bu ziyaretimde, sizlere düşüncelerimi aktarmak kadar, sizlerin de değerli görüşlerini dinlemek istiyorum.

Bu noktada, sözlerime son verirken, sizlerle bir araya gelme imkanını sağlayan First Lady Sayın Kadra Mahamoud Haid’ye şükranlarımı sunuyor, hepinizi birlikte olduğum heyetim adına sevgi ve saygıyla selamlıyorum.