Değerli hanımefendiler, beyefendiler,
Sevgili çocuklar;
Hepinizi en kalbi duygularla selamlıyorum. Koruyucu Aile Günü kutlamaları vesilesiyle, sizlerle bir arada bulunmaktan büyük memnuniyet duyuyorum.
Yüce gönüllü insanlarımızla geçen her günün, ömür defterime bir hazine olarak eklendiğini, yüreğimin en derin yerinde hissediyorum. Hoş geldiniz, sefalar getirdiniz.
Kıymetli misafirler;
Çocukluk, hiç bitmeyen bir mevsim gibidir. Hayatın erken dönemlerinde yaşananlar, ömrümüzün iklimini, gerektiğinde hayatın sert rüzgârlarına karşı durabilme kabiliyetimizi belirler.
Çocuklarımızın bizim geleceğimiz olduğu her zaman vurgulanır, bununla birlikte bizim yaklaşımlarımız da, çocuklarımızın geleceğine yön verir. Merhametle sarmalanan çocuklar, sorumluluk alan, bağlanmaktan korkmayan, mutluluk pınarlarına dönüşürler.
Güzel geçirilmiş bir çocukluk, yaşam yolculuğunda can yoldaşımız, en kıymetli varlığımız, rehberimiz haline gelir. Hiç şüphesiz bütün çocukların, hayata hazırlanmak için güvenli ve müşfik bir çatıya ihtiyacı vardır. Sevgi ve saygı tohumlarının yüreklere ekildiği en önemli zaman nasıl ki çocukluksa, en uygun mekân da huzurlu bir yuvadır.
Ne mutlu bize ki; Darülaceze, Darüşşafaka gibi kurumlarımızla, kökleri çok derinlere uzanan bir dayanışma geleneğine sahibiz. Asırları aşan tecrübemiz ile çocuklarımızı korumak ve esirgemek için gerekli bütün kurumlarımız, milletimizin hizmetindedir.
Hükümetimiz, değişen ihtiyaçlara cevap verebilmek için sürekli yeni projeleri hayata geçirmeye devam etmektedir. 2005 yılında Çocuk Evleri, hemen ardından Çocuk Evleri Siteleri uygulamasına başlanmıştır.
Herhangi bir sebeple ailesinden uzak düşmüş çocuklarımız, devletimizin yeni ve geleneksel tüm kurumlarında her türlü imkân sağlanarak bakılmaktadır. Eğitimden, psikolojik desteğe, spor, sanat gibi faaliyetlerden, istihdama kadar her alanda eksiksiz bir hizmet almaktadırlar.
Bugün bizi bir araya getiren koruyucu ailelik kurumunun amacı da bir çocuğun maddi bakımını üstlenmekten öte, evlatlarımızın hayat yolculuğuna eşlik etmek, kalbine dokunmak için gönüllü olmaktır. Bu vesileyle, merhameti kalbine sığmayan gönüllülerle kuşatılmış bir millet olduğumuz için Allah’a şükrettiğimi ifade etmek isterim.
Kıymetli konuklar;
Toplumun dikkatini bir konuya çekmeye vesile olması amacıyla 2021 yılından itibaren “Koruyucu Aile Günü”nü kutlamaya başladık. "Gönül Elçileri Projesi"ni ise 2012 yılında, evlatlarımızı mümkün olduğunca müşfik aile çatıları altında büyütmek amacıyla hayata geçirdik.
Her iki girişim de halis niyetlerle başlanan her sefer gibi, kısa sürede meyvelerini verdi. 2002 yılında 500 Koruyucu Aile yanında, yalnızca 515 çocuğumuzun yaşamaktaydı. 10 yılda bu rakam 1350 Koruyucu Aile yanındaki 1492 çocuğa ulaştı. Söz konusu iki projemiz neticesinde, bugün devlet himayesindeki 9 bin 187 çocuğumuz, 7 bin 587 ailemizin yanında hayatını sürdürüyor.
Belirtmek isterim ki, devletimiz her koşulda, daima, bütün evlatlarımızın ailesidir. Bu nedenle, kendi aile ocağında, sosyal ve ekonomik destek kapsamına alınan çocuklarımızın sayısı, 21 yılda tam 15 kat artarak 11 bin 906’dan 178 bin 156’ya yükseldi. Yıllar içinde geliştirdiğimiz politikalar neticesinde, Koruyucu Aile uygulamamızın her geçen gün daha çok benimsenmesinin, yaygınlaşmasının sevincini yaşıyoruz.
Büyük afetler sonrasında dünyaya örnek olacak boyuttaki dayanışma hikâyelerimiz de insanımızın yüce gönüllülüğünü bir kez daha hatırlatıyor. Asrın Felaketi olarak andığımız depremlerin öncesinde 669 olan Koruyucu Aile başvurusu rekor bir sayıya yükselerek 328 bin 818’e ulaştı. 6 Şubat 2023'e kadar toplamda 560 olan evlat edinme başvurusu ise 69 bin 122 oldu. Tam 123 kat artıştan bahsediyoruz.
Bu süreçte, elbette evlatlarımıza kalbini ve evini açan ailelerimizi desteklemek, yoluna çıkan engelleri azaltmak devletimizin aslî sorumluluğudur. Bu vesileyle vurgulamak isterim ki, devletimiz, çocuklarımızın aylık harcamalarını, eğitim ve giyim, harçlık gibi yaşam giderlerini karşılamaya devam ediyor.
Bu destek, sosyal güvenliğe tabi işte çalışmayan bir aile bireyinin, sigorta priminin de devletimiz tarafından üstlenilmesine dek varmaktadır. Gerektiğinde ailenin diğer ihtiyaçları da karşılanmakta, engelli ve özel gereksinimleri olan evlatlarımız için ödenen destek daha da artırılmaktadır.
Ayrıca Bakanlığımız, gerektiğinde Koruyucu Ailelerimize, çocuğumuzla sağlıklı iletişim kurabilmeleri için de rehber niteliğinde eğitim vermektedir. Milletimiz adına devletimiz, evlatlarımızı ve Koruyucu Ailelerimizi desteklemeye yönelik bu vazifeleri can-ı gönülden üstlenmeye devam edecektir.
Sevgili çocuklarımız;
Hepiniz çok değerlisiniz. Özlemle, sevgiyle, umutla, sabırla gözetilen çocuklarsınız. Sizler, hepimiz için çok kıymetli birer armağansınız. Devletimizin sizinle kurduğu gönül bağı, reşit olmanızla son bulacak bir ilişki değildir. Yaşam becerileri kazanarak kurumlardan ayrılmanızdan sonra da, devletimiz her zaman sizin aileniz olmaya devam edecektir.
Hâlihazırda, devlet himayesinde yetişmiş 60 bin 557 evladımızın, kamu kurum ve kuruluşlarında, 10 bin 313 gencimizin de özel sektörde istihdamı sağlanmış bulunuyor. Hepimizin vefa ve sevgiyle bağlı olduğumuz devletimizin, hayat boyu, hiç çekinmeden başvurabileceğiniz, güvenli bir kapı olduğunu hiç aklınızdan çıkarmayın.
Değerli konuklar;
Bugün burada, ailesi devletimiz olan değerli sanatçılarımızı da aramızda görmenin mutluluğumu daha da artırdığını ifade etmek isterim. Adeta bir cevher madenciliği ile evlatlarımıza ulaşılmasını, her birinin eşsiz yeteneğinin, kuyumcu titizliği ile işlenmesini çok önemsiyorum.
Bazen bir seyahat, bazen bir kitap, bazen bir rol modelle tanışma, bazen bir müzik aleti, evlatlarımızın hayatını sonsuza dek değiştirebilir. Bugün burada, keşfedilip parlatıldığında dünyaya ışık saçacak nice cevher ile bir aradayız.
Yıllar önce müzik tutkusuna şahit olduğum ve desteklemekten gurur duyduğum Merve Başoğlu’na, yine çok değerli evlatlarımız sevgili Özgür Keser ve Ayşe Atam’a müzik dinletileri için teşekkür ediyorum. Her birinizin başarısı bize tarifsiz bir mutluluk yaşatıyor.
Devletimiz, bugün olduğu gibi yarın da, bütün evlatlarımızın hayallerinin gerçekleştirilmesi sürecinde, tüm imkânlarıyla yanlarında olmaya devam edecektir. Bununla birlikte, her fırsatta vurguladığım gibi, en büyük başarı, anlamlı bir hayat yaşamaktır.
Bizim için her şeyden daha da önemli olan, evlatlarımızın sağlıklı ruh ve beden gelişimlerini sağlamaktır; onların mutluluğu ve huzurudur. Sevgili çocuklarımızın, merhameti yeryüzüne hâkim kılmak için çabalayan, iyilik neferleri olabilmesini Rabbimden diliyorum.
Ailenin ortadan kaldırılmaya çalışıldığı bir çağda, toplumu bir arada tutan kıymetli kurumlarımızı desteklemenin, hepimizin aslî görevi olduğu kanaatindeyim. Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığımızla, evlatlarımızla Koruyucu Aileleri buluşturacak gönül köprüleri kurmak için çalışmalarını aralıksız sürdürmeye devam edeceğiz inşallah.
Koruyucu Aileliğin, ruhlara şifa olacağına, ektiğimiz merhamet tohumlarının, dalga dalga dünyaya yayılacağına gönülden inanıyorum. Bu vesileyle başta bu organizasyon olmak üzere, Koruyucu Ailelerimizi ve devlet koruması altındaki çocuklarımızı desteklemek için tüm imkanlarıyla seferber olan Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı’na şükranlarımı sunuyorum.
Bize bugün ev sahipliği yapan siteyi inşa ederek birçok evladımıza el uzatan Şeyh Zayed Çocuk Koruma Vakfı’na ve emeği geçen herkese teşekkür ediyorum. Kalın sağlıcakla.