Değerli hanımefendiler, beyefendiler;
Sizleri en kalbi duygularla selamlıyorum. Bağcılar Belediyesi’nin düzenlediği 2. Engelsiz Dünya Dostu Festivali’nde bulunmaktan mutluluk duyuyorum. Hepiniz hoş geldiniz, sefalar getirdiniz.
Kıymetli konuklar;
Güçlü toplumlar, bütün vatandaşlarına, potansiyellerini gerçekleştirecekleri koşulları sağlayabilen toplumlardır. Tüm vatandaşlarını sosyal hayata katamayan bir toplum ise engellidir. Toplumsal engellerimizi ortadan kaldırmak, önce eksikliklerimizi fark etmek ve ardından gidermek için elbirliği ile çalışarak mümkün olabilir.
Bir âmâyı geri çevirdiği için, âlemlere rahmet olarak gönderdiği peygamberini ayet ile uyaran Allah, bize bütün kullarına nasıl davranmamız gerektiğini göstermiştir. Peygamberimiz, Medine dışında savaşa giderken, geride kalanlara namaz kıldırmak için, gözleri görmeyen o sahabeyi vekil bırakmıştır ki, bu davranışı hepimize, kıyamete dek yol gösterecektir.
Bizler, hiç kimseyi geride bırakmayan kadim medeniyetimizin ve inancımızın ışığında, her türlü ayrımcılığa karşı mücadele etmekle mükellefiz. Farklı yeteneklere sahip olsak da aynı imkânlara ulaşabilmeliyiz.
Yürüyemeyebilir, ancak başarılı bir sporcu olabiliriz. Sesleri duyamayabilir, ancak tohumun, toprağın dilinden çok iyi anlayabiliriz. Gözümüz yerine gönlümüzle görebilir, yürüdüğümüz uzun ince bir yolu, herkesten iyi tarif edebiliriz.
Önemli olan engellerimize takılmadan geliştirebileceğimiz yönlerimize odaklanmaktır. Bu bakış açısıyla, engelli vatandaşlarımızın, kendine yeten ve güven dolu bireyler olmalarının, toplumumuzu çok daha güçlü kılacağına yürekten inanıyorum.
Değerli katılımcılar;
Bugün artık ülkemizde, engelli bireylerin önündeki en büyük engel, önyargılardır. Önyargıların oluşturduğu bariyerleri, ancak birlik olarak ve başarı örneklerini artırarak aşabiliriz.
Uluslararası başarılarına şahit olduğumuz sporcu ve sanatçılarımız, gençlerin ihtiyaç duyduğu rol modeller ve ülkemizin gurur kaynağıdırlar. Bunun bir örneği olarak, yakın zamanda ampüte futbol takımımız engelleri aşarak dünya şampiyonu oldu ve önyargıları yıkacak önemli bir adım attı. Geleceğe dair hayaller kuran engelli gençlerimize, yeterli çabayla her şeyin mümkün olabileceğini gösterdiler.
Kıymetli katılımcılar;
Sınırsız potansiyelle donatılmış insanımızı sınırlamak, toplumsal hayatın dışında tutmak kabul edilemez bir durumdur. Bu bakış açısıyla; engelli bireylerimizin toplumsal yaşama tam katılımlarını sağlamak; fırsat eşitliğinden yararlanan, haklarını kullanabilen bireyler olmalarına imkan tanımak amacıyla ülkemizde son 20 yılda çok önemli adımlar atıldı.
Elbette bunun bir lütuf değil, gecikmiş hakların teslimi olduğunun bilincindeyiz. 2005 yılında çıkarılan ve ilk defa bu alanda düzenlemeler içeren Engelliler Alanında Kanun da bu bilincin neticesidir.
Değişim önce gönülde başlar, peşinden dile yansır. Bireylerin özel durumlarını tanımlarken de hassasiyet göstermek gerekir. Bu nedenle mevzuattaki önyargılı ibareler kaldırılmış, gönülleri incitmeyecek saygılı ifadelere geçildi. Engelli vatandaşlarımıza yönelik nitelikli sağlık hizmetinden evde bakıma, ücretsiz ulaşımdan yatılı bakım merkezlerine, Umut Evleri’nden Engelsiz Yaşam Merkezleri’ne kadar, geniş bir yelpazede sosyal politikalar hayata geçirildi.
Amacımız, eğitimden başlayarak, iş hayatına kadar pek çok alanda yapılan düzenlemelerle, tüm bireylerin toplumsal hayatın içinde, aktif rol almasını sağlamaktır.
Kamuda, engelli istihdamı alanında dünyada bir ilki de, yine ülkemiz gerçekleştirdi ve 2012 yılında merkezi sınav sistemi E-KPSS başlatıldı. Özel eğitime ihtiyacı olan çocuklarımıza evde veya hastanede eğitim imkânı sağlandı. 2006 yılından bu yana kabartma yazı ile hazırlanan ders kitapları, görme engelli öğrencilerimize ücretsiz dağıtılıyor.
Türk İşaret Dili Sistemi’nin oluşturulması ve uygulanması, engelli vatandaşlarımızın eğitimine yönelik atılmış en değerli adımlardan birisidir. Atılan bu adımların meyvesi olarak, 2001’den bu yana eğitim sistemine kayıtlı engelli çocuk sayısı 9 kat artarak 472 bine yükseldi.
Engelli yavrularımızın potansiyellerinin keşfedilmesi ve hayallerindeki kariyere ulaşabilmeleri için çalışıyoruz. Hayata geçirdiğimiz sosyal reformlar ve uluslararası yardımlar devletimizin hiç kimseden vazgeçmediğini, hiç kimsenin mağduriyetine seyirci kalmadığını da gösterdi.
İnsanımızın merhameti ve yüce gönüllülüğü, ülkemiz sınırlarının çok daha ötesine uzanır. Vicdanlarımız yalnızca dünyadaki tüm ihtiyaç sahiplerine aynı şefkatle dostluk elini uzattığında mutmain olur. Mazlumun dili, dini, ırkı yoktur.
Kısa bir süre önce, Ukrayna’daki savaş bölgesinden getirdiğimiz 45 özel gereksinimli yetim yavrumuzu kaldıkları sevgi evinde ziyaret ettim. Tüm ihtiyaçlarının kurumlarımız tarafından karşılandığını görmekten memnuniyet duydum. Küçük yüreklerinde açılan yaraları milletimizin sevgiyle saracağına inancım tamdır.
Değerli konuklar;
Engellilerin sokaklarında dolaşamadığı, otobüslerine, trenlerine binemediği, okullarına gidemediği, iş yerlerinde çalışamadığı bir şehir, bizim medeniyet tasavvurumuza uygun değildir.
Bütün şehirlerimizi engelsiz hâle getirmek hükümetimizin öncelikli hedefleri arasında yer alıyor. Engelleri, erişebilirlik ilkeleriyle tasarlanmış mekânlarla ve teknolojiyle, hep birlikte aşacağız. İş yerlerinde, sokakta, kamuda ve özel sektörde, engelli bireylerimizi değer üreten bağımsız insanlar olarak daha fazla görmeyi ümit ediyorum.
Bu vesileyle Avrupa’nın en kapsamlı engelli eğitim merkezlerinden bir tanesini inşa eden Bağcılar Belediyesi’ni bir kez daha tebrik ediyor, tüm belediyelerimize örnek olmasını diliyorum.
Kıymetli katılımcılar;
“Herkes Hayat Doludur” sergisinin ifade ettiği gibi, her bireyi ile bağ kurabilen, engele değil kişiye odaklanan bir toplumsal vicdanı yaygınlaştırmayı amaçlayan bu tarz programların varlığı çok kıymetli. Başta Bağcılar Belediyemiz olmak üzere, emeği geçen herkese şükranlarımı sunuyorum.
Bu duygu ve düşüncelerle sözlerime son verirken, fotoğraf sanatçımız İbrahim Teymur’u, turnuvaya katılan bütün gençlerimizi, işaret diliyle şiir okuyan evlatlarımızı, ödül alacak tüm katılımcılarımızı tebrik ediyorum. Hepinizi sevgi ve saygıyla selamlıyorum. Kalın sağlıcakla.