Değerli Hanımefendiler, Beyefendiler,
Hepinizi en kalbi duygularla selamlıyorum.
“2030 Yolu” başlıklı bu anlamlı zirveye katılmaktan büyük mutluluk duyuyorum.
Turkuaz Medya Grubuna, çevre sorunlarına ilgileri nedeniyle, teşekkür ediyorum. InBusiness (İn biznıs) dergisine yayın hayatında başarılar diliyorum.
Bugün, dünyanın en önemli gündemi, iklim krizidir.
Bu konuda alarm zili durmadan çalıyor. Aldığımız nefesten, gıda zincirine kadar birçok alanı da etkiliyor.
Bununla beraber, her gün önümüze yeni mücadele alanları çıkıyor.
Daha düne kadar, plastik kirliliğini önlemeye çalışıyorduk. Beklenmedik bir şekilde hayatımıza giren pandemi, kirliliğe yeni bir boyut kattı.
Birleşmiş Milletlerin Çevre Programına göre, maskelerin yüzde 75’i çöp sahalarına ve yeryüzü sularına karışacak. Ne acı!
Dolayısıyla, sadece var olan sorunlara çözüm aramak, artık yetmiyor. Muhtemel krizlere karşı da, hazırlıklı olmamız gerekiyor.
Tüm bilim insanları, kritik bir eşikte durduğumuzu söylüyor. Ya şimdi harekete geçeceğiz. Ya da, geri dönüşü olmayan karanlık bir gelecek, çocuklarımızın gerçeği olacak.
Değişimden yana adım atmazsak, gelecekte, açlık, kuraklık ve göçler dünyanın kaderi olacak.
Attığımız her yanlış adım, gelecek nesillerin felaketi olabilir.
O nedenle, yediden yetmişe, çevreyle ilgili konuları son derece ciddiye almalıyız. Adeta, küresel seferberlik şuuruyla hareket etmeliyiz.
Mevlana’nın meşhur sözünde dediği gibi, “öğüt verecek insana değil, örnek olacak insana ihtiyaç var.”
Bu proje vesilesiyle plaket alan kıymetli iş insanları, işte tam da, bu ihtiyacın karşılığı olacak. Onların, değişimin öncüleri olacağına inanıyorum. Herbirini tebrik ediyorum.
Değerli katılımcılar,
Artık alışageldiğimiz, üretirken tüketen sistemlerin sonu gelmiştir.
Doğa dostu üretim sistemlerine geçmenin tam vaktindeyiz.
Dünyanın her yerinde artan bir doğa bilinci görüyoruz. Bilinçli tüketiciler, çevreye zarar vererek yapılan üretimleri hızla terk ediyorlar.
Arz talep bahanesi arkasına saklanmak, yürürlükten kalkmış durumda.
Artık, hayvan testi yapmayan kozmetik markalarının yükselişe geçtiğini görüyoruz. Yiyecekten tekstile kadar organik üretim yapan firmalar yaygınlık kazanıyor. Elbette bunlar umut verici gelişmeler.
İşte bu noktada, çevre dostu işler yapan firmaların hikâyesinin tanıtılması, son derece önemli.
Çocuklarımızı ve gençlerimizi de, bu sürece aktif biçimde dahil etmemiz gerekiyor. Lütfen onlara, attıkları her adımda zararsızlık ilkesini gözetmelerini, erken yaşlarda öğretelim.
Bu bilgiyi sadece kitaplardan öğrenmesinler. Aranızda çok sayıda iş insanı var. Ne olur, onlara, staj dönemlerinde yeşil ekonominin ne olduğunu anlatın. Gençleri bu seferberliğin aktörü yapın.
Doğa dostu iş fikirleriyle erken yaşlarda tanışsınlar.
Gençlerin çevre duyarlılıkları, ödev olarak hazırladıkları bilim projeleri ile sınırlı kalmasın.
Bu projelerin, sadece okul için olmadığını, iş hayatında karşılığı olduğunu görsünler.
Gelecek hedeflerini bu yönde şekillendirecek arzuya erkenden sahip olsunlar.
İş dünyası kadar medya gruplarının çevre konusunda göstereceği duyarlılık da, son derece önemli. Zira en etkili iletişim kanalları sizlerin elinde.
Sıfır atık, sürdürülebilirlik, döngüsel ekonomi gibi güncel sorunlar, sizler sayesinde farkındalığa dönüşebilir.
Tekrar teşekkür ediyorum, bu konuda gösterdiğiniz duyarlılık için. Organizasyonda emeği geçen herkese şükranlarımı sunuyorum.
Pandemi dönemi, bize birçok şeyi yeniden düşünme, değerlendirme imkanı verdi. Tabiatla ilişkilerimizi gözden geçirmek de bunlardan birisi.
Bu zor dönemin, bize şifa ile birlikte yeni farkındalıklar getirmesini diliyorum. Tüm katılımcıları muhabbetle selamlıyorum. Kalın sağlıcakla!