Türkiye Ekonomi Modeli Yeni Adımlar ve Enflasyon Tedbirleri Tanıtım Toplantısı’nda Yaptıkları Konuşma

12.02.2022

Tüm iş dünyamızın değerli temsilcilerini en kalbi duygularla selamlıyorum. Ve bu süreç içerisinde gerek şahsıma, eşime, aileme bu kovid belasıyla alakalı verilen mücadelede gösterdikleri ilgi sebebiyle de çok çok teşekkür ediyorum. Allah bu tür imtihanlardan bizleri muhafaza eylesin.

Tabii bu arada konuşmama başlarken mal ve hizmetlere uygulanacak Katma Değer Vergisi oranlarının tespitine ilişkin kararda değişiklik yapılmasına dair kararın yürürlüğe konulmasına 3065 Sayılı Katma Değer Vergisi Kanunu’nun 28. Maddesi gereğince karar verilmiştir ve ben de şu anda imzamı atıyorum ve böylece inşallah bunu yürürlüğe sokuyoruz, hayırlı olsun.

İş Dünyamızın Değerli Temsilcileri,

Kıymetli Misafirler;

Sizleri en kalbi duygularımla, muhabbetle selamlıyorum. Türkiye’nin enflasyonla mücadelesinde önemli bir dönüm noktası olacağına inandığım toplantımızın hayırlara vesile olmasını diliyorum. Ülkemiz ekonomisini yatırım, istihdam, üretim, ihracat ve cari fazlayla büyütme yolunda kararlılıkla ilerliyoruz. Küresel ekonomi, enerji ve gıda başta olmak üzere emtia fiyatlarındaki aşırı yükselişin sancılarını finansal piyasalarda dengesizlik ve yüksek enflasyon olarak yaşamaktadır. Elbette bu dalgalanmalar ülkemizi de etkilemektedir. Bir de buna Gezi Olayları’ndan 15 Temmuz’a, oradan 2018’deki kur saldırısına kadar uzanan, ağırlıklı kısmı dış kaynaklı Türk ekonomisine yönelik ekstra etkileri de eklemek gerekiyor. Ekonomimizi mahvetme tehditlerine kadar varan fütursuz saldırılara karşı elimizdeki tüm imkânları kullanarak mücadele ettik.

Geçtiğimiz yılın son aylarında yaşadığımız kur dalgalanmasının piyasalarda yol açtığı paniğin de ülkemiz ekonomisinin gerçekleriyle ilgisinin olmadığını, akıl ve vicdan sahibi herkes kabul edecektir. Açıkladığımız tedbir paketi ile bu dalgalanmanın önüne geçerek kuru yeniden istikrara kavuşturduk. Bu süreçte ortaya çıkan yüksek enflasyonun etkilerini de 2022 yılı içinde büyük ölçüde ortadan kaldırmayı hedefliyoruz.

Enflasyonla mücadele topyekûn bir kararlılığı, topyekûn bir inancı, topyekûn bir fedakârlığı gerektirir. Hükümet olarak biz bu konuda atmaya söz verdiğimiz adımları birer birer hayata geçiriyoruz. Bugün de işte bu adımlardan birinin müjdesini sizlerle ve milletimizle paylaşmak üzere bir aradayız. KDV sistemini sadeleştirme programımız kapsamında temel gıda ürünlerinde yüzde 8 olan KDV’yi yüzde 1’e indiriyoruz. Bilindiği gibi un ve ekmekte KDV’yi zaten yüzde 1 olarak uyguluyoruz. Müjdesini sizlerle paylaştığımız yeni düzenlemeyle gıda ürünlerinde devlet adına yüzde 7’lik bir indirim yapmış oluyoruz. Üstelik KDV’si yüzde 1’e inen ürünler enflasyon sepetinde ciddi bir ağırlığa sahiptir. Bunlar pirinç, makarna, et, balık, çay, kahve, su, süt ve süt ürünleri, peynir, yumurta, yemeklik yağlar, şeker ve şekerli ürünler, meyveler, sebzeler, kuruyemişler, bakliyat çeşitleri gibi insanlarımızın günlük hayatlarında sık tükettikleri gıdalardır. Tüm bu ürünlerde yapılan vergi indirimi aynı zamanda enflasyonla mücadelede önemli bir kazanım anlamına gelmektedir.

Üretim, toptan ticaret ve perakende ticaret aşamalarının hepsini de kapsayan gıda ürünlerindeki KDV’yi yüzde 1’e indiren Cumhurbaşkanlığı düzenlemesini yarınki Resmi Gazetede yayınlıyoruz ve az önce de huzurlarınızda imzayı attık. Bu düzenlemenin şimdiden ülkemize, milletimize, sektörlerimize hayırlı olmasını diliyorum.

Enerjiden gıdaya kadar her alanda milletimizi enflasyona ezdirmeme sözümüzü yerine getirmek için ne gerekiyorsa yapıyoruz, yapmaya devam edeceğiz. Büyük ve güçlü Türkiye’nin inşası yolunda yürürken, hiçbir vatandaşımızın mağduriyetine izin veremeyiz, vermeyeceğiz. Bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da rehberimiz; insanı yaşat ki devlet yaşasın ilkesi olacaktır.

Değerli İş İnsanları,

Enflasyonla mücadele kapsamında KDV’yi yüzde 1’e indirmemiz, otomatikman gıda ürünlerinde yüzde 7’lik indirim anlamına gelmektedir. Bu bizim yürütme olarak, Hükümet olarak attığımız bir adımdır. Üretimiyle, toptanıyla, perakendesiyle gıda sektöründen de aynı oranda bir fedakârlık talep ediyoruz. Yani gıda ürünlerinde Pazartesi gününden itibaren yüzde 7 KDV ve yüzde 7 sektör indirimi olarak toplamda bir indirim yapılmasını milletimiz adına bekliyoruz. Aynı şekilde diğer tüm sektörlerden de bu düzeyde bir indirimi Pazartesi gününden itibaren doğrudan vatandaşlarımıza yansıtacakları bir yaklaşım görmek istiyoruz.

Her rahmetin bir zahmeti, her nimetin bir külfeti olduğu gibi, Türkiye’yi dünyanın en büyük 10 ekonomisi arasına sokma hedefimizin bedeli de şimdiden yapacağımız bu fedakârlıktır. İçinden geçtiğimiz şu kritik dönemde devletin yaptığı fedakârlığı ve üstlendiği yükü paylaşmak herkes için milli bir görevdir. Hepimizin aynı gemide olduğunu unutmamalıyız. Türkiye gemisinin her kazanımı 84 milyonun ortak kazancı olduğu gibi, bu geminin gördüğü her zarar, aldığı her yara da ortak kaybımızdır.

Umutlu olmamız, geleceğimize güvenle bakmamız için her türlü sebebe, her türlü araca, her türlü imkâna sahibiz. Üretim çarkları harıl harıl çalışıyor. İstihdamda tarihimizde ilk defa 30 milyonu geçtik. İhracatımız her ay rekor tazeleyerek artıyor. Uluslararası yatırımcıların ülkemize olan ilgilerinde gözle görülür bir artış var. Baharla birlikte turizm ve inşaat sektörlerinde başlayacak büyük hareketliliğin işaretlerini şimdiden alıyoruz. Tek yapmamız gereken, bu süreci milletimizi enflasyona ezdirmeden geçirmektir. Bunun için enflasyonla mücadele safına herkesin katılmasını istiyoruz. Yaptığımız KDV indirimi de, sektörden beklediğimiz aynı orandaki indirim de aynı amaca yöneliktir.

Tabii üretim, toptan ve perakende gıda sektörlerinden sadece indirim arzumuzu ifade etmekle kalmıyor, aynı zamanda bir denetim seferberliği başlatıyoruz. İlgili bakanlıklarımız, oluşturacakları enflasyonla mücadele timleri vasıtasıyla gıda başta olmak üzere fiyatları makul izahı olmayan şekilde artırılmış ürünlerle ilgili sıkı denetimler yürüteceklerdir. İnşallah bu yönteme çok fazla gerek kalmadan hep birlikte enflasyonun üstesinden gelerek, ülkemizi Cumhuriyetimizin kuruluşunun 100. Yılı olan 2023’te yeniden tek haneli enflasyonla tanıştıracağız.

Hazine ve Maliye Bakanlığımızın koordinasyonunda hayata geçirmekte olduğumuz Türkiye Ekonomi Modelinin içeride ve dışarıda giderek daha çok anlaşıldığı ve benimsendiği bir gerçektir. Bizim için iş dünyamızın desteği her zaman olduğu gibi bugün de en çok önem verdiğimiz husustur. Sanayi üretiminden turizme kadar her alanda iş dünyamızın ortaya koyduğu gayretle 2021’deki başarılara ulaştık. Şimdi de enflasyonla mücadele programımızda iş dünyasından aynı samimi desteği bekliyoruz.

Bu duygularla gıda ürünlerindeki KDV’nin yüzde 8’den yüzde 1’e inmesi kararımızın bir kez daha hayırlı olmasını diliyorum.

Sizleri sevgiyle, saygıyla selamlıyorum. Kalın sağlıcakla.