Arnavutluk Meclisi'nde Yaptıkları Konuşma

17.01.2022

Arnavutluk Meclisi’nin Saygıdeğer Üyeleri,

Hanımefendiler, Beyefendiler,

Sizleri şahsım, heyetim ve milletim adına en kalbi duygularımla selamlıyorum.

Güçlü tarihi ve beşeri bağlara sahip olduğumuz Arnavutluk’u bir kez daha ziyaret etmekten, bu vesileyle Arnavutluk Meclisi’nde sizlerle bir arada olmaktan büyük bir memnuniyet duyuyorum. Bundan üç hafta önce Sayın Meclis Başkanı Nikolla’yı Türkiye’de misafir ettik. Kendisiyle parlamentolar arası ilişkilerimizin önümüzdeki dönemde nasıl ileriye götürülebileceği konusunda görüş alışverişinde bulunduk. Milletvekillerimiz arasında teması ve işbirliğini artırmanın ilişkilerimizin gelişimine ciddi katkı sağlayacağı noktasında mutabık kaldık.

Türkiye Cumhuriyeti’nin ilanından kısa bir süre sonra 1923 yılında akdettiğimiz ilk dostluk anlaşmalarından biri de Arnavutluk’la yapılmıştır. Ebedi Dostluk ve İşbirliği Anlaşması adını taşıyan bu anlaşma, esasen ilişkilerimizin sadece devletten devlete değil, insandan insana olduğunu izhar ediyor. Aramızda başka sınırlar olsa da, Arnavutluk bizim gönül komşumuzdur. İlişkilerimiz yaklaşık 6 asrı bulan köklü, güçlü bir maziye dayanıyor. Ortak tarihimizin izleri sadece siyasi hayatta değil, İşkodra’nın taş konaklarında, Berat’ın cumbalı evlerinde, Ethem Bey Camii’nin mimarisinde de ifadesini buluyor. Dostluk ve akrabalık bağlarımız bu sağlam temel üzerinde her geçen gün gelişiyor.

Hükümetlerimiz gayretleri sayesinde ülkelerimiz arasındaki iş birliğini geliştirmek için çok güzel bir iklime sahibiz. Sayın Başbakan’ın 2013 yılında Türkiye’yi tek taraflı olarak Arnavutluk’un beş stratejik ortağından biri ilan etmesi, bu tablonun ifadesidir. Rama’nın geçtiğimiz yılın başında Türkiye’ye gerçekleştirdiği resmi ziyaret vesilesiyle imzaladığımız ortak siyasi bildiriyle ilişkilerimizi resmi olarak da stratejik ortaklık seviyesine çıkardık. Bundan sonra da hem ülkelerimizin, hem bölgemizin, hem de tüm dünyanın barış, refah, huzur, istikrarına katkıda bulunmayı sürdüreceğiz. Türkiye ile Arnavutluk el ele verdiğinde Allah’ın izniyle üstesinden gelemeyeceği sorun, çözemeyeceği sıkıntı, ulaşamayacağı hedef kalmaz. Yeter ki biz kardeşliğimize, kuşatıcı yaklaşımımıza, ortak hedeflerimize, iş birliğimizi sürekli daha ileriye taşıma azmimize sıkı sıkıya sahip çıkalım. Bu güzel ve sevindirici tabloyu hiç kimsenin bozmasına beraberce izin vermeyeceğimize ben yürekten inanıyorum.

Sayın Başkan,

Değerli Parlamenterler,

Balkanlar’da kalıcı barış, güven ve istikrar ortamının tesisi, iyi komşuluk ilişkilerinin ve bölgesel iş birliğinin temini, Türk dış politikasının öncelikleri arasında ilk sıralarda yer almaktadır. Malum Kosova birinci sırada Amerika Birleşik Devletleri tarafından tanınmıştır. Bakanlar Kurulu toplantısındaydım, o zaman Başbakanım ve ikinci olarak hemen anında biz Kosova’yı tanıdık. O günden bugüne de Kosova’nın dünyada tanınması mücadelesini dünyanın değişik ülkelerinde vermeye devam ediyoruz. Arnavutluk’un Balkanlar’da oynadığı yapıcı rolü takdirle takip ediyoruz.

Tarihi bağlarımız yanında NATO’daki müttefiklik hukukumuz da ilişkilerimizin güvenlik boyutunda önemli yere sahiptir. Balkanlar’ın ortak iradesini ve özgün sesini yansıtan tek Balkan forumu olan Güneydoğu Avrupa İşbirliği Süreci çatısı altında da Arnavutluk’la örnek bir dayanışma içerisindeyiz.

Karadeniz Ekonomik İşbirliği Teşkilatı ise, dayanışma sergilediğimiz bir diğer bölgesel platformdur. Türkiye ve Arnavutluk’un bölgede barış ve istikrarın kökleşmesi bakımından müştereken oynadığı rolü sadece bu örneklerde dahi çarpıcı şekilde görmek mümkündür. Bu vesileyle Arnavutluk’u 1 Ocak 2022 tarihinde üstlendiği Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi geçici üyeliği için de tebrik ediyorum. Geçmişte bizim de icra ettiğimiz bu görev boyunca sahip olduğumuz tecrübeleri Arnavutluk’la paylaşmaktan memnuniyet duyacağız.

Değerli Kardeşlerim,

Türk milleti, her zaman olduğu gibi bugün de tüm gücü ve imkânlarıyla Arnavutluk halkının yanındadır. Nitekim 2019 depreminde ve müteakiben 2020 yılında patlak veren koronavirüs salgınında Arnavutluk’a en etkin ve samimi yardımları sağlayan ilk ülke Türkiye olmuştur, şu anda da bildiğiniz gibi TURKOVAC aşınışı çıkardık ve TURKOVAC aşısıyla birlikte de yine her zaman imkânlarımızla Arnavutluk’un yanında olacağız.

Geçtiğimiz Nisan ayında Arnavut kardeşlerimiz için 68 gün gibi rekor bir sürede inşaatını tamamladığımız Fier’deki Türkiye-Arnavutluk Dostluk Hastanesini hizmete aldık. Bugün de Laç’ta yaptırdığımız deprem konutlarının teslimini gerçekleştirdik. Mutluyum, çünkü verdiğimiz sözü tarihi gelmeden bitirip, teslim ettim. Bu katkılarımız Arnavut kardeşlerimizin yaralarına bir nebze merhem olmuşsa ne mutlu bize.

Devletimizle, sivil toplum kuruluşlarımızla, iş dünyamızla, ihtiyaç duyduğu her alanda ve her zaman Arnavutluk’un yanında yer almayı sürdüreceğiz. Aynı şekilde Arnavut dostlarımızın da Türkiye’nin hassasiyetlerini gözeteceğine yürekten inanıyorum. Ülkemizde darbe girişiminde bulunarak demokrasimize kasteden, Meclisimizi bombalayan, insanlarımızı katleden FETÖ terör örgütüyle mücadele bu hassasiyetlerimizin başında yer alıyor. Maalesef bu örgütün mensupları ülkemizde darbeye teşebbüs ettikten 5 yıl sonra bile Arnavutluk’ta eğitim, sağlık, dini kurumlar ve özel sektörün kayda değer bir kısmında hâlâ mevcudiyetlerini devam ettiriyor.  Sizlerden şu hususu asla unutmamanızı istiyoruz: Gerçek dost acı da olsa hakikatleri dile getirmekten çekinmeyendir. FETÖ meselesinde doğru bildiklerimizi açık yüreklilikle ifade etmeyi kardeşliğimizin, dostluğumuzun ve stratejik ortaklığımızın bir icabı olarak görüyoruz. Hangi kılıfla karşınıza çıkarsa çıksın, bu yapı tıpkı zehirli bir yılan gibi eninde, sonunda kendisine kol-kanat gerenleri de sokan, sokacak olan bir ihanet çetesidir.

Türkiye’de olduğu gibi buradaki FETÖ iltisaklı kurum ve çevrelerin de gizli gündemleri olduğundan, vakti, saati geldiğinde gerçek yüzlerini ortaya sereceklerinden zerre kadar şüpheniz bulunmasın.

Tıpkı Türkiye gibi, tıpkı pek çok ülke gibi Arnavutluk’un milli güvenliği için de bir tehdit oluşturan bu yapıdan ne kadar çabuk kurtulursanız geleceğinize o derece güvenle bakabilirsiniz. Derhal harekete geçmezseniz bu yapının ülkemizde teşebbüs ettiği alçak girişimlerin benzerlerinin burada da tekrarlanması kaçınılmazdır. Biz bu hakikati ağır bedeller ödeyerek yaşadık. Sizlerin de aynı akıbete uğramamanız için bunları dile getirmeyi bir kardeşlik görevi telakki ediyorum. Arnavutluk’tan ülkedeki FETÖ yapılanmasına karşı hemen ve topyekûn harekete geçerek ilişkilerimizin bu sebeple gölgelenmesine meydan verilmemesini bekliyoruz. Aramızda konuşacak, görüşecek, birlikte geleceği adımlar atacak onca husus varken, böyle bir meseleyle vakit kaybetmekten dolayı üzüntülüyüz. İnşallah bir dahaki temasımızı bu konuyu artık gündemimizden çıkarmış olarak yapmayı ümit ediyoruz.

Bu düşüncelerle sözlerime son verirken, Arnavutluk yüce Meclisinin değerli üyelerini ve şahsınızda tüm Arnavutluk halkını bir kez daha şahsım, heyetim adına en kalbi duygularla selamlıyorum.

Türkiye ve Arnavutluk arasındaki dostluk ve kardeşliğin ebediyen sürmesini temenni ediyorum.

Rabbim muhabbetimizi ve dayanışmamızı daim eylesin diyorum.

Sağ olun, var olun, Allah’a emanet olun.

Kalın sağlıcakla.