Batı KİPAŞ Kâğıt Fabrikası Açılış Töreni’nde Yaptıkları Konuşma

15.01.2022

Değerli Misafirler,

Sizleri en kalbi duygularımla, hürmetle, muhabbetle selamlıyorum. KİPAŞ Kâğıt Sanayi İşletmeleri Fabrikası’nın açılış töreni vesilesiyle sizlerle beraber olmaktan büyük bir memnuniyet duyuyorum. Türkiye’nin ve Avrupa’nın en büyük üretim tesisi olan bu devasa yatırımı ülkemize kazandıran KİPAŞ Holding ile projeye destek veren kurumlarımızı tebrik ediyorum. Üretim tesisinde çalışan ve çalışacak olan tüm kardeşlerimize Rabbimden başarılar diliyorum.

Aydın Söke Organize Sanayi Bölgesi’nde faaliyete geçen bu tesis, kâğıt alanında ülkemizin büyük bir ihtiyacını giderecek ve cari açığımızın azaltılmasına önemli katkılar sunacaktır. İki etaptan oluşan bu yatırımın açılışını yaptığımız ilk etabı tamamlandı ve deneme üretimleri başladı. Fabrikada birçok alanda kullanılan kraftliner, kuşeli beyaz testliner ve beyaz kraftliner kâğıtlar üretilecektir. Yaklaşık 550 milyon dolarlık bir yatırım tutarı olan bu ilk etapta 800 kişi istihdam edilecek. Ülkemizin 250 milyon dolarlık kâğıt ithalatını sonlandıracak olan bu tesis, aynı zamanda 200 milyon dolarlık ihracat da gerçekleştirecektir. Tesisimiz böylece toplamda 450 milyon dolar civarında cari açığın kapanmasına katkı verecek. 330 dönüm alan içerisinde 200 bin metrekare kapalı alana sahip bulunan tesisimizin ikinci etap yatırımları da hızla devam ediyor, inşallah yılsonu itibarıyla biteceğini bizler de tahmin ediyoruz. Yüzde 40’ı tamamlanan ikinci etap için 450 milyon dolarlık bir yatırım öngörülüyor. Tamamlanmasıyla birlikte orada da 600 kişilik ilave istihdam sağlanacak, böylece toplamda 1400 kardeşimiz buradan evine ekmek götürecek. Ticari etki alanındaki sektörleri de dikkate aldığımızda bu yatırımın ülkemiz istihdamına yapacağı katkının daha büyük olacağı muhakkaktır.

Ekonomik katkılarının yanında, tesisin önemli bir özelliği daha bulunuyor, çevreci üretim anlayışıyla faaliyet gösterecek fabrikamızın Türk ekonomisinin yeşil dönüşümüne de önemli hizmetleri olacaktır. Son teknolojiye sahip makinelerle donatılan bu tesiste yüzde 100 geri dönüşümlü atık kâğıttan üretim yapılacaktır. Sahip olduğu ileri teknoloji sayesinde fabrikamız ilk etabıyla yılda 12 milyon ağacın, ikinci etabıyla birlikte 21 milyon ağacın kesilmesinin önüne geçecektir. Kullanacağı enerjiyi de kendisi üretecek olan tesisimizin istihdama, ülke ekonomisine ve tabiata çok ciddi fayda sağlayacağını görüyoruz.

Hükümet olarak yerli-yabancı ayrımına gitmeden, kimseyi ayırmadan, dışlamadan Türk ekonomisine güvenen herkese sahip çıkıyoruz. Bu topraklara değer katan, üreten, ihraç eden, insanımızın aş ve iş sahibi olmasına vesile olan tüm yatırımcılara destek vermeyi görev biliyoruz.

KİPAŞ Holdingin bu yatırımını stratejik yatırımların teşviki sistemimiz kapsamında destekliyoruz. Düzenlediğimiz teşvik belgesiyle bu yatırıma vergi, enerji, altyapı, nitelikli personel ve yatırım yeri konularında çeşitli destekler sağlıyoruz. Oluşturduğu ekonomik ve sosyal katkı göz önünde bulundurulduğunda, bu yatırımın aldığı destekleri sonuna kadar hak ettiği açıktır.

Koronavirüs salgını dolayısıyla küresel ekonominin belirsizlik girdabına girdiği bir dönemde yatırımlarına hız kattıkları için KİPAŞ Holding’e ülkem, milletim ve tüm Aydınlı vatandaşlarım adına teşekkür ediyorum. Firma sahiplerinden beklentim, ikinci etap yatırımını mümkün olan en kısa sürede tamamlayarak, üretime başlamalıdır.

Değerli Misafirler,

Kâğıt, insanlık tarihinin en önemli buluşlarından birisidir. Bilgisinin kaydedilmesi, dağıtılması ve gelecek nesillere aktarılmasında kullanılan kıymetli bir araçtır. Bu yönüyle tarih boyunca pek çok medeniyetin kurulup gelişmesinde rol oynamıştır. Kâğıt üretimi sosyal ve kültürel alandaki katkılarının yanında, ekonomik olarak da büyük bir değer oluşturuyor. Ülkemizde yaklaşık 4 bin 100 girişimin faaliyet gösterdiği kâğıt üretimi sektöründe 80 binden fazla insanımız istihdam ediliyor. Cirosu 91 milyar lirayı aşan sektörün oluşturduğu katma değer ise 20 milyar liranın üzerindedir.

Tabii sektör kendi üretim faaliyetlerinin yanı sıra diğer birçok sektörle var olan bağlantısı sebebiyle çok daha büyük bir ekonomik değer üretiyor. Orman ürünleri, geri dönüşüm, ambalaj malzemeleri, basım ve yayım sektörleri, kâğıt endüstrisinin beslendiği alanlardan sadece birkaçıdır. Kâğıt endüstrisinin Türk ekonomisi açısından taşıdığı öneme binaen bu alanı stratejik sektör olarak belirleyerek önemli destekler vermeye başladık. Bu sayede sektörün gelişiminin hızlandığını görmekten büyük bir memnuniyet duyuyorum.

Nitekim son 12 yılda sektördeki girişim sayısında ve istihdamda 2 kat, ciro ve katma değerde ise 9 kat artış yaşandığını görüyoruz. Son 10 yılda kâğıt üretimi için özellikle sektörde yatırım tutarı 42 milyar lirayı geçen 1166 adet yatırım teşvik belgesi düzenledik. Bu yatırımlarla 25 bin ilave istihdamın da önünü açtık. KOSGEB, TÜBİTAK ve kalkınma ajansları vasıtasıyla uyguladığımız hibe programları kapsamında sektörden gelen projelere 176 milyon lira destek sağladık. Bu destekler firmalarımızın üretim kapasitelerini güçlendirme yanında, ihracatımızın artmasına da önemli katkılar sundu.

Türkiye’nin salgın şartlarına rağmen 2021 senesini 225 milyar 368 milyon dolarlık rekor ihracat rakamıyla kapatmasının geresinde işte bu destekler, çalışmalar, üretim hamleleri vardır. Türkiye, muhalefetin iddia ettiği gibi fabrika satarak domates alan değil, bilakis Afrika, Asya ve Avrupa’nın imalat merkezi olan bir ülkedir. Türkiye, 500 milyar dolar dış ticaret hacmine ulaşan bir ülkedir. Türkiye, sanayi üretim endeksi yüzde 144 seviyesine varan bir ülkedir. Türkiye, salgına rağmen 2,7 milyon ilave istihdam oluşturan bir ülkedir. Türkiye, 75 fasıl ürün grubunda Cumhuriyet tarihinin en yüksek ihracat değerini yakalayan bir ülkedir. Türkiye, 205 ülke ve bölgeye ihracat işlemleri yapan bir ülkedir. Avrupa Birliği’ne karşı net 7,7 milyar dolar dış ticaret fazlası veren bir ülkeye domates ithalatçısı demek, saman ithalatçısı yaftası vurmak cehaletten öte bir saygısızlıktır, hakarettir, bühtandır. Türkiye’nin üretim gücünden, bu ülkenin sanayisinden haberi olmayan bu tatlı su siyasetçilerini kendi cahillikleriyle baş başa bırakıyorum.

Onlar anlamasa da, onlar bilmese de, bilmek istemese de, Türkiye, KİPAŞ Holding gibi şirketlerimizin gayretleriyle büyüyor, güçleniyor, dünyanın en büyük 10 ekonomisinden biri olma yolunda emin adımlarla ilerliyor. Nasıl muhalefete rağmen ülkemizi eser ve hizmet siyasetimizle son 20 yılda rekordan rekora koşturduysak, inşallah önümüzdeki dönemde de yeni başarı hikayeleri yazmaya devam edeceğiz. Çalışacağız, üreteceğiz, kendimize güveneceğiz, milletimize inanacağız, Türkiye’yi hak ettiği yere hep birlikte muhakkak getireceğiz. Rabbim yolumuzu, bahtımızı açık etsin diyorum.

Sözlerime son verirken bir kez daha açılışını yaptığımız bu muazzam tesisin vatanımıza ve milletimize hayırlı olmasını diliyorum. Türkiye’nin saman ithalatçısı olduğunu zanneden cahilleri havanda su dövmek yerine Aydın Söke’den başlayarak Organize Sanayi Bölgemizi ziyaret etmeye davet ediyorum.

Sizlere sevgilerimi, saygılarım sunuyor, Allah’a emanet ediyorum; kalın sağlıcakla.