“Kurtuluş Savaşımızın Zafer Burcu İzmir, Yeni Türkiye Mücadelemizin de Öncülerinden Olacak”

İzmir’de gerçekleştirilen toplu açılış töreninde konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “7 Haziran seçimleri kritik bir dönemeç. Milletimiz yeni Türkiye’nin inşasıyla eski Türkiye koalisyonu arasında bir tercih yapacak. 2023 hedeflerine ulaşabilmemiz için bu süreçten yeni Anayasayı ve onunla birlikte başkanlık sistemini mümkün kılacak bir sonucu inşallah çıkarmamız gerekiyor'” dedi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, İzmir’de toplu açılış törenine katıldı ve halka hitaben bir konuşma yaptı.

Atatürk Stadyumu’nda gerçekleştirilen törende Cumhurbaşkanı Erdoğan, “İzmir’in tüm efelerine, kızanlarına; köylerimizdeki, ilçelerimizdeki tüm kardeşlerime buradan sevgilerimi yolluyorum” diye başladığı konuşmasında tören ile açılışı yapılan, yatırım bedeli 765 milyon lira olan eser ve hizmetlerin İzmir’e ve ülkemize hayırlı olması dileğini ifade etti.

Açılışı yapılan yatırımlar hakkında bilgi veren Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Toplamda 30 milyar lira, eski rakamla 30 katrilyon lira yatırım yaptık. 12 yılı aşkın Başbakanlık döneminde yaptığımız doğru yatırımlarla ihmal edilmiş İzmir'i ayağa kaldırdık" diye konuştu.

“İZMİR, SADECE BÖLGESİNİN DEĞİL ÜLKEMİZİN DE EN ÖNEMLİ SAĞLIK MERKEZLERİNDEN BİRİ HALİNE GELİYOR”

İzmir'in hizmetin kadrini kıymetini bileceğini belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, "12 yılda bin 340 okul yaptık İzmir’imize ve 30 bin tablet bilgisayar verdik. Faaliyete geçen 4 yeni üniversiteyle İzmir tam bir eğitim şehri oldu. Sağlık alanında bugüne kadar yapılan tesislere, hizmetlere ek olarak 2 bin 60 yatak kapasiteli Bayraklı Şehir Hastanesi’nin inşası sürüyor. Ayrıca bin 200 yatak kapasiteli Tınaztepe Şehir Hastanesi ile ilgili çalışmalar devam ediyor. Böylece İzmir sadece bölgesinin değil ülkemizin de en önemli sağlık merkezlerinden biri haline geliyor" dedi.

İZMİR’E YAPILAN BÜYÜK ULAŞIM YATIRIMLARI

Cumhurbaşkanı Erdoğan, ulaşımdaki projelerle İzmir'in çehresini değiştirdiklerini, İzmir-Ankara arasını 3,5 saate düşürecek hızlı tren hattının ilk bölümünün yapımının başladığını, ikinci kısmıyla ilgili çalışmaların sürdüğünü, 9 milyar dolarlık bir proje olan İstanbul-İzmir otoyolunun ile İzmit Körfez Geçişi Köprüsü'nün inşaatlarının devam ettiğini anlattı. Konuşmasında Cumhurbaşkanı Erdoğan, "3 hafta önce gittim, helikopterle üzerinde dolaştım. Bakayım dedim köprü ne alemde? Maşallah devam ediyor. Otoyolun tamamı bittiğinde İstanbul'a aracınızla 3,5 saatte gideceksiniz. Can güvenliği, araçtan yakıt tasarrufu hepsi burada var. İzmir için en önemli Çandarlı Limanı'nın altyapı işleri bitti, üst yapı işlerine bu yıl başlanıyor, yat limanları, balıkçı barınakları gibi projeler devam ediyor" dedi.

İzban'ı Torbalı'ya kadar uzatarak, Çiğli'yi Selçuk'a bağladıklarını ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, "İzban'ın sadece şehir içinde tüm bölgenin ulaşım hattına getirilmesinde büyük emekler var. Kemalpaşa-Turgutlu arasında yaptığımız demiryoluyla bölge ekonomisine yeni hayat damarı açtık. Çevre yolu ve Konak Tüneli şehir trafiğini büyük ölçüde rahatlattı. Küçük Menderes Ovası'nı boydan boya kat eden bölünmüş yolun çalışmaları da hızla sürüyor" dedi.

“BİRİLERİ YILLARCA İZMİR’İ İSTİSMAR EDERKEN BİZ 12 YIL BOYUNCA İZMİR’E SADECE HİZMET ETTİK”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye'nin yoluna aynı gayretle kararlılıkla devam ettiğini kaydederek, şunları söyledi: "Bizim milletimize verilmiş sözümüz var. Benim burada belirtmek istediği husus şu, birileri yıllarca İzmir'i istismar ederken biz 12 yıl boyunca İzmir'e sadece hizmet ettik. İzmir'e son 12 yılda yapılan yatırımlarla ondan önceki tüm dönemlerde yapılan yatırımları lütfen bir karşılaştırın. Havalimanının durumunu karşılaştırın, yolların durumunu karşılaştırın, hastanelerin, okulların durumunu karşılaştırın. Göreceğiniz tek şey 3 kat, 5 kat, 10 kat artan hizmet olacaktır."

“MİLLETİN HİZMETKÂRI OLARAK YOLA ÇIKTIK; KİMSEYİ ÖTEKİLEŞTİRMEDİK”

Gazeteci Savaş Ay'ın 1998'de SSK hastanelerinin durumu ile ilgili hazırladığı programları hatırlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Hastane deyince akla ne gelir hijyen gelir. O dönemi yaşayanlar bilir, ne çilelerdi onlar. Aman Allah'ım. İlacımızı alamıyorduk ilacımızı. Şimdi böyle bir sıkıntı var mı. Şimdi tüm hastanelerden faydalanabiliyor muyuz. Türk’üyle, Kürd’üyle, Laz’ıyla, Çerkez’iyle, Roman’ıyla, Boşnak’ıyla, Arnavut’uyla ayrımcılık kaldı mı? Çünkü biz yaratılanı Yaradan'dan ötürü severiz dedik" dedi.  Kimsenin kökenine, inancına, mezhebine, meşrebine bakmadan 81 vilayetin, 78 milyon nüfusun tamamına aynı hizmeti götürmenin gayretinde olduklarını, yola milletin hizmetkarı olarak çıktıklarını, kimseyi ötekileştirmediklerini dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, "İzmir'den tüm Türkiye duysun; tek millet, tek bayrak, tek vatan, tek devlet. Biz bu yola böyle çıktık. Afyon'dan böyle çıktık. Bugüne böyle geldik, böyle devam edeceğiz. Millet ne demek biliyor musunuz? Farklı etnik unsurları bağrında bulunduran ve buluşturan yapı. Millet bu. Bizim tek millet anlayışımız bu. Tek bayrak diyeceğiz işte bayrağımız. Bayrakları bayrak yapan üstündeki kandır toprak eğer uğrunda ölen varsa vatandır.  İkincisi tek vatan. 780 bin kilometrekareyle vatan topraklarımızın üzerinde kimse bir operasyona girişemez giremez. Devlete yönelik bir operasyona asla müsaade etmeyiz. Şimdi birileri çıkmış ne diyor? Değerli kardeşlerimiz bizim millet anlayışımıza farklı yaklaşıyorlar. Neymiş biz Kürtlerin temsilcisiymişiz, kendileri söylüyorlar. Yalan söylüyorlar. Bir zamanlar CHP şunu söylüyordu: 'Kabe Arap'ın olsun bize Çankaya yeter' diyordu. Şimdi de bu HDP çıkmış ne diyor, aynı şekilde o da bunu değişik bir versiyonla kullanıyor. Diyor ki: 'Kabe Arap'ın olsun bize Taksim yeter' diyor. 1 Mayıs'ta söyledikleri bu. Bizim Kabemiz, tektir ama bunlar hala benim Kürt kardeşlerimi istismar ediyorlar" diye konuştu.

DİYANET İŞLERİ BAŞKANLIĞININ HAZIRLADIĞI KÜRTÇE KUR’AN MEALİ

Cumhurbaşkanı Erdoğan, yaptığı konuşmada, Diyanet İşleri Başkanlığınca Kürtçe olarak hazırlanan Kur'an mealini gösterince, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun hemen üzerine geldiğini, Kayseri'de ''Sayın Cumhurbaşkanı aynen Kenan Evren gibi konuşuyor'', ''Kur'an'ı istismar ediyor'' dediğini anlattı. Cumhurbaşkanı Erdoğan, ''Önce istismar kelimesinin ne anlama geldiğini öğrenmeleri lazım. İstismar, bir şeyi yaşamadığınız halde yapmak veya konuşmaktır. Hamd olsun biz Kur'an ile büyüdük, Kur'an ile yaşadık, Kur'an ile yolumuza devam ediyoruz'' dedi. Cumhurbaşkanı Erdoğan, ''Kürt kardeşlerimi istismar edenlere de sesleniyorum, benim Diyanet İşleri Başkanlığımın hazırlamış olduğu Kur'an mealinden niye rahatsız oluyorsun? Çünkü Diyanet İşleri Başkanlığımız bunu hazırladı ve tüm illere gönderdi. Kalktılar dediler ki, 'Bunu Diyanet yaptırmadı.' Ertesi gün hemen Diyanet İşleri Başkanlığımız gereken cevabı verdi. Ne dedi, 'Biz şu anda 10 bini aşkın Kürtçe mealli Kur'an'ı hazırlattık ve gerekli illere gönderdik.' Mesele ne? İstismar. Onlar yapıyorlar.'' diye konuştu.

Diyanet İşleri Başkanlığının şu anda birçok dilde Kur'an meali hazırlattığını bildiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, ''Hatta Ermenice bile hazırlatıyor. Bunlar farkında değil'' dedi. Cumhurbaşkanı Erdoğan, İzmirlilerin yaşam tarzlarıyla değil yaşam kaliteleriyle ilgilendiklerini, herkese önce insan nazarıyla baktıklarını, diğer her şeyin bundan sonra geldiğini vurguladı. Bugüne kadar ''İnsanı yaşat ki devlet yaşasın'' anlayışıyla geldiklerini anlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, bundan sonra da aynı şekilde devam edeceklerini kaydetti.

“İZMİR SADECE İSTİKLAL MÜCADELESİNİN DEĞİL DEMOKRASİ MÜCADELESİNİN DE SEMBOL ŞEHRİDİR”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, İzmir'den çok daha güçlü, motive edici destek gerektiğini dile getirerek, “Kurtuluş Savaşımızın zafer burcu İzmir, inşallah yeni Türkiye mücadelemizin de öncülerinden biri olacak, lokomotifi olacak. Çünkü İzmir sadece İstiklal mücadelesinin değil demokrasi mücadelesinin de sembol şehridir. 1930'da Serbest Cumhuriyet Fırkası'na İzmir, kucağını ve kalbini sonuna kadar açmıştı. 1947'de rahmetli Menderes İzmir'e geldiğinde, tüm baskılara rağmen İzmir ona kucağını ve kalbini sonuna kadar açmıştı. Biz de 2001'de Menderes'in yadigarı 'Yeter söz milletindir' sözüne sahip çıktık ve ne dedik? 'Yeter söz de karar da milletindir' dedik. Ardından, bu ahdimizi daha da güçlendirmek için 2007'de Cumhurbaşkanını doğrudan halkın seçmesini temin eden bir anayasa değişikliği gerçekleştirdik. İzmir bu Anayasa değişikliğini de yüzde 49'luk oranla destekledi. Milletimizin ve İzmir’imizin önümüzde açtığı bu yolu takip ederek, 10 Ağustos 2014'te huzurunuza çıktık. Milletimizin yarıdan fazlasının desteğiyle, yüzde 52 oyla Cumhurbaşkanı seçildik'' dedi.

“MİLLETİMİZ YENİ TÜRKİYE’NİN İNŞASIYLA ESKİ TÜRKİYE KOALİSYONU ARASINDA BİR TERCİH YAPACAK”

Kendisinin, halkın seçtiği ilk Cumhurbaşkanı olduğuna işaret eden Erdoğan, ''10 Ağustos, yeni Türkiye'nin kapılarının aralandığı tarihtir. Türkiye 2007'de girdiği yolun yeni ve önemli bir aşamasına geldi. 7 Haziran seçimleri bu yolda kritik bir dönemeç. Milletimiz yeni Türkiye'nin inşasıyla eski Türkiye koalisyonu arasında bir tercih yapacak. 2023 hedeflerine ulaşabilmemiz için bu süreçten yeni anayasayı ve onunla birlikte başkanlık sistemini mümkün kılacak bir adımı, bir sonucu inşallah çıkarmamız gerekiyor'' dedi.

Türkiye'nin mevcut fotoğrafını okumaktan aciz olanların, ülkeyi 2023, 2053, 2071'e taşıyacak vizyonu ortaya koyamayacaklarını belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, daha 81 vilayeti bile kucaklamayı başaramayanların Türkiye'nin bölgesel ve küresel güç olma hedefini anlayamayacaklarını dile getirdi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, ''Nitekim 1970 model, 1990 model siyaset tarzıyla ülkenin geleceğine talip olduklarını görüyoruz. Türkiye o günleri geride bıraktı. Ne diyor Mevlana Hazretleri, 'Dünle beraber gitti cancağızım, ne kadar söz varsa düne ait. Şimdi yeni şeyler söylemek lazım.' Türkiye'nin yeni şeyler konuşmaya, yeni şeyler üretmeye ihtiyacı var'' dedi.

İTALYA VE İNGİLTERE’DEKİ SEÇİM SONUÇLARI

İtalya'nın geçen günlerde çok önemli bir kanun çıkardığını ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, ''Bu kanunla koalisyonları yasakladı İtalya. En az yüzde 40'lık oy oranıyla ya tek parti olarak ya da önceden ittifak kurmuş, ortak program hazırlamış bir hareket olarak hükümet kurma zorunluluğu getirildi. Böylece ülkenin 5 yıl boyunca istikrar içinde yönetilmesi gerekiyor'' diye konuştu. İngiltere'de yapılan seçim sonuçlarının çok enteresan bir tablo ortaya çıkardığına işaret eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, ''Bir başka önemli Avrupa ülkesi olan, parlamenter sistemin beşiği sayılan İngiltere'de ne oldu? Bu da çok önemli, 2 gün önce bir seçim yaşandı. Muhafazakar Parti, meclisteki sandalye sayısını ciddi şekilde artırarak tek başına iktidar olma imkanı elde ederken, Liberal Demokratlar ile İşçi Partisi ciddi milletvekilleri kaybına uğradı. Asıl ilginç tablo diğer partilerin durumunda. Mesela oyların yüzde 12,6'sını alan ırkçı bir parti, bir milletvekili çıkardı. Ancak yüzde 4,7'sini alan İskoç Ulusal Partisi, tam 56 milletvekili çıkardı. Bu parti milletvekillerinin tamamını sadece İskoçya'da elde edebildi. İngiltere'nin diğer bölgelerinde herhangi varlık gösteremedi. Seçim sonuçlarının açıklanmasının hemen ardından milletvekili sayıları düşen 3 partinin genel başkanları, yenilgilerini kabul edip istifalarını ilan etti. Bu durumun İngiltere'de ciddi bir temsilde adalet ve daha önemlisi yönetimde istikrar tartışması başlattığını görüyoruz'' dedi. Her seçime girerken ''Birinci parti olamazsak istifa edeceğim'' dediğini hatırlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, ''Hatırlıyor musunuz o günleri? Ama bizde diğerlerinin hiç birinde böyle bir şey yok. Niye? Koltuk sıcak, sıcak. O koltuğa oturduktan sonra bir daha oradan kalkamıyorlar. Hadi madem iddialısınız değil mi, 'Birinci parti olamazsam ben de çekilip gideyim' deyin. Niye demiyorlar? Çünkü bunların istikrar diye bir derdi yok'' diye konuştu.

“GELECEK NESİLLERE SAĞLAM BİR MİRAS BIRAKMAK İSTİYORUZ”

Konuşmasında başkanlık sistemi tartışmalarına da dikkati çeken Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Başkanlık sistemini niye istemiyorlar biliyor musunuz? Başkanlık sistemi gelirse, bunlara artık parlamentoda ekmek yok onun için" ifadelerini kullandı. Türkiye'nin son 12 yılda istikrar ve güveni yakaladığını belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, bunun, milletin, kurucusu olduğu AK Parti'ye duyduğu güvenden kaynaklandığını dile getirdi. Milli geliri 3,5 kat artırarak 230 milyar dolardan 800 milyar dolara çıkardıklarını, ihracatı 36 milyar dolardan 158 milyar dolara yükselttiklerini vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Devletin borçlanma faizi yüzde 63'tü şimdi tek haneli rakamda. Mesele bu. İşini bileceksin ve dürüst olacaksın. Şimdi biz sağlam bir miras bırakmak istiyoruz, gelecek nesillere ne diyoruz, yeni Türkiye" diye konuştu.

“ASGARİ ÜCRETİ AÇIK ARTIRMAYA ÇIKARANLAR VAR”

Coşkuları, destekleri, sevgileri için her bir katılımcıya ayrı ayrı teşekkür ettiğini bildiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Seçim sürecinde tüm partiler programlarını ortaya koydular. Tabii bunların hepsini sizlerle birlikte ben de dikkatle takip ediyorum. Bazı çok çok komik şeyler oluyor. Mesela asgari ücreti açık artırmaya çıkarmışlar. Birisi şu kadar diyor, birisi diyor 'Artıran var mı?'. Öbürü diyor, 'Daha artıran var mı?'. En son biri de '5 bin lira' dedi, inanıyor musunuz? Emeklilere maaşta da aralarında ciddi açık artırma var. Bu artırmayı yapanlar, bizim iktidarımızdan önce bu ülkede iktidardılar. Bakın bunlardan bir tanesi bugün İzmir'de miting yaptı. 3,5 yıl kaldılar, 5 yıl kalması gerekirken 3,5 yıl. Kendisi erken seçim istedi bırakıp kaçtılar. Ana muhalefetin yavrusu olan parti o da ortaktı o koalisyonda, o da bırakıp kaçtı, 3,5 yıl. Yahu bu kadar kabiliyetiniz vardı da niye bırakıp kaçtınız? Şimdi milletim yüzde 52'yle bize cumhurun başkanlığını verdi. Şimdi ben bu göreve geldikten sonra kalkıp da herhalde koltukta oturacak halim yok. Seçimlerin öncesinde ne demiştim, 'Durmayacağım, koşacağım, çalışacağım' demiştim. İşte yarın Rize'deyim, Trabzon'dayım. Dolaşacağım, dolaşmazsam milletim sorar. İnşallah İzmir'e yine geleceğiz" dedi.

“HER PARTİYE EŞİT MESAFEDEYİM; BEN MİLLETİN TARAFINDAYIM”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, her partiye eşit mesafede olduğuna işaret ederek, "Ama gönlümde tabii bir parti var. O ayrı mesele. Her yiğidin gönlünde bir aslan yatar. Bende de var. Ancak 'taraf' deyince, doğru, ben tarafım. Ama ben milletin tarafındayım, milletin" ifadesini kullandı. Milletin çıkarlarını korumak durumunda olduğunu kaydeden Cumhurbaşkanı Erdoğan, aykırı bir durum olursa hiç çekinmeden bunu söylediğini vurguladı.

“MİLLETİMİZİN İMAM HATİPLERE YÖNELİK TEVECCÜHÜ VAR”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Şimdi yine birileri çıkmış, bakıyorsunuz ana muhalefet. Ne diyor? Diyor ki 'Biz, imam hatip okullarını kapatacağız'. Tabii Kayseri'de farklı ifadeler. 'Ben böyle bir şey demedim'. Seçim beyannamende var. Seçim bildirgesine koydun. 'Bir artı sekiz artı dört' dedin. Bu ne demektir? İmam hatiplerin ve meslek liselerinin orta kısmının kapatılması demektir. Ben bunu söyleyince itiraz ediyorlar. Bunlar, geçmişte kapattılar imam hatiplerin orta kısmını. Öğrenci sayısı 600 bindi. Nereye düştü? 60 bine. 60 bindeyken hamdolsun biz orta kısımlarını açtık. Katsayıyı kaldırdık, kotayı kaldırdık. Şimdi imam hatiplerde öğrenci sayısı ne oldu? 1 milyon. Bu şimdi onları rahatsız ediyor. Hiç kimse çocuğunu zorla bu okula göndermiyor ki, isteyerek, arzu ederek gönderiyor. Demek ki milletimizin bu istikamette bir arzusu var. Niye rahatsız oluyorsun? Eğitim öğretimde özgürlük yok mu? Var. Niye karışıyorsun? Bırak kim, nereye isterse evladını oraya göndersin." dedi. İstanbul'da, bugün Faruk Saraç Tasarım Enstitüsü’nün açılışını yaptığını hatırlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Yeter ki bu ülkede bir vatandaşım taş üstüne taş koysun. Demek ki bunun da taliplisi var. Biz sadece bu ihtiyaçlara, bu talebe cevap verecek adımları attık" diye konuştu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Peki öyleyse bu örgütler ve önlerine düşen parti, imam hatiplerden ne istiyor? Bu milletin evlatlarının, hem diğer alanlarda en iyi eğitimi alması hem de inancını öğrenmesi, kimi, niye rahatsız eder? Sebebini söyleyeyim. Bu okullarda eğitim gören evlatlarımızın, ülkemizin ve milletimizin birliğinin, beraberliğinin, kardeşliğinin garantisi olduğunu bildikleri için oraya saldırıyorlar. Diyanet'e de aynı sebeple saldırıyorlar" dedi.

“BİRLİK VE BERABERLİĞE İHTİYACIMIZ VAR; TERÖRE PRİM VERMEYECEĞİZ”

Birliğe ve beraberliğe duyulan ihtiyaca dikkati çeken Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Bizi bölmek istiyorlar, içeride ve dışarıda. Hep beraber İzmir'den haykıralım. Bir olacağız, iri olacağız, diri olacağız, kardeş olacağız, hep birlikte Türkiye olacağız. Bunu yakalayacağız. Teröre prim vermeyeceğiz. Kürt kardeşlerimizi istismar etmek isteyenlere de fırsat vermeyeceğiz" dedi. Hakkâri’deki havaalanının bitmek üzere olduğunu anımsatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları söyledi "Binali kardeşim bu işin sorumlusuydu. Müteahhitler tehdit edildi. İş makinaları yakıldı. Ya madem sen Kürtlerin temsilcisiydin, Kürt kardeşlerimi seviyorsun da niçin Hakkari'ye bir havalimanı yapılmasına karşı çıkıyorsun? Aynı şeyi Ağrı'da yaptılar, aynı şeyi Iğdır'da yaptılar, aynı şeyi Kars'ta yaptılar, aynı şeyi Şırnak'ta yaptılar. Biz onlara rağmen bu havalimanlarını bitirdik."

Geçen hafta Batman, Diyarbakır, Siirt ve Mardin'e gittiğini ve halkla kucaklaştığını hatırlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, buradakilerin aynısını orada da söylediğini vurguladı. Cumhurbaşkanı Erdoğan, kalplerindekinin dillerinde olduğunu ifade ederek, gittikleri her ilde aynı şeyi söylediklerini ve bundan hiç yılmadıklarını anlattı. Diğerlerinin Doğu ve Güneydoğu'ya gidemediklerini, çekindiklerini aktaran Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Demokrasi bu. Sevgili kardeşlerim, ben sizde bu aşkı, bu heyecanı görüyorum. Birliğimiz için, beraberliğimiz için, kardeşliğimiz için, Türkiye için çok koşmaya, çalışmaya mecburuz. Cesur olacaksınız, cesur" dedi.